Erkan Baş’tan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya “kayyım protestosu” eleştirisi: Kabadayılık yapıyor
6 mins read

Erkan Baş’tan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya “kayyım protestosu” eleştirisi: Kabadayılık yapıyor

“`html

T24 Haber Merkezi

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, İçişleri Bakanlığı bütçe müzakereleri öncesinde yaşanan CHP milletvekilleri ile Bakan Yerlikaya arasındaki arbedeyi eleştirirken, “Ülkemizin İçişleri Bakanı sıfatını taşıyan kişiye karşı, demokratik bir şikayet dile getiren Milletvekillerine karşı kaba güç kullanıyor” dedi.

Bütçe Görüşmelerinde “Kayyım” Krizi: CHP’li Vekillerle Tartışma Yaşandı; Bakan Yerlikaya Kamerayı Tokatladı

TİP Genel Başkanı Erkan Baş, İçişleri Bakanlığı’nın 2025 yılı bütçesinin tartışıldığı Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki kargaşaya dair, “Ülkemizin İçişleri Bakanı olarak görev yapan şahıs karşısında, demokratik yollarla protesto etmek isteyen milletvekillerine karşı kabadayılık yapıyor” yorumunu yaptı.

TİP Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Erkan Baş, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi. Baş’ın konuşmasından bazı önemli noktalar şöyle:

“Laiklik, Ayaklar Altında”

İçişleri Bakanı olup demokratik bir tavır beklemek yerine, karşısındaki vekillere kaba davranışlar sergiliyor. Ancak bu yetmiyor, Milli Eğitim Bakanı sıfatını taşıyan bir kişi, laiklik karşıtı açıklamalarda bulunuyor. Kısacası, ülkemiz bir yalan ve talan mekanizması ile yönetiliyor. Sürekli uydurulan yalanlar, halkın kaynaklarını talan edip, servetlerini artıran bir iktidar tarafından sürdürülüyor.

“Unutulmayacak Olaylar Yaşandı”

Böyle bir ortamda çocuk haklarını nasıl savunabiliriz? Tüm vatandaşlara, annelere, babalara ve bu ülkenin geleceği için kaygı duyan herkese sesleniyorum. Bugün Dünya Çocukları Günü dolayısıyla çocuklarımızın haklarına sahip çıkmalıyız. Hızla unutturulmaya çalışıyoruz. Unutmayalım, Narin hayata veda etti, tarikat yurtlarında can veren çocuklarımızı unutturmamalıyız. Ülke genelinde, anneleri hurda toplamak zorunda kalan çocuklar, bu açlık sonucunda yaşamak için yanarak hayatlarını kaybetti. Yenidoğan çetesi, günden güne daha çok yürek dağlıyor.

“Bütçe Kısıtlaması”

Okuldan çekilen 650 bin çocuk, çocuk işçiliğinin artmasına neden oluyor. Bu tablo, iş kazası denilen cinayetlerde bile çocuk ölümlerinin artmasına yol açmaktadır. Okula gidemeyen bir çocuk, tarikatların eline düşmekte ve bu durum, ülkemizin karanlık bir geleceğe sürüklenmesine neden olmaktadır. Okuldan uzak kalan çocuklar, erken yaşta evlendirilme istismarıyla karşılaşmakta, cezaevindeki çocuk sayısı artmaktadır. Bu iktidar rica ve minnetle ayakta kalmakta, zenginlere ve tarikatlara diyet ödemekte. Bu bütçe, bir diyet bütçesidir. ‘Beni iktidarda tutun, ben de elinizden ne geliyorsa vereceğim’ diyen bir yönetim haline dönüşüyor.

“Emekçi Sıkıntısı”

Artık emekçiler, ay sonunu getiremiyor; gün sonunu getiremez hale gelmiş durumdalar.

“Çiftçi Kardeşim, Hakkını Talep Et!”

Çiftçilerimiz, bu yıl boyunca 211 milyar lira kayıpta. Bu, çiftçilerin hak ettikleri paranın ödenmemesi anlamına geliyor.

“Yenidoğan Çetesi ile Mücadele”

Bu yenidoğan çetesi ile mücadelemizi bırakmamalıyız. Yasal yollarla sorumluların peşindeyiz. Bu çetenin amacı, her durumda suçu örtmektir. Hastalıklardan nasıl gelir elde edebiliriz diye düşünmektedirler. Yurttaşlarımız, sağlık sisteminin çökertilmesine karşı uyanık olmalıdır.

Hazırlanan İddianame ve Olayın Arka Planı

İstanbul’da, gereksiz yere yoğun bakım ünitesindeki 12 bebeğin ihmal sonucu hayatını kaybetmesinin ardından Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı bir inceleme başlatmıştır. Soruşturmayı yürüten savcı, tehdit edilmiştir. Olay, kamuoyunda büyük bir infial yaratırken, 22’si tutuklu olmak üzere toplam 47 kişiye yönelik iddianame hazırlanmış durumdadır.

İddianamede Ne Var?

İddianamede, şüphelilere karşı “kasten öldürme”, “nitelikli dolandırıcılık”, “örgüt kurma” ve “resmi belgede sahtecilik” gibi suçlardan 177 yıl 6 aydan 589 yıla kadar hapis cezası istenmekte.

Doktor Fırat Sarı’nın Rolü

İddianamede, doktor Fırat Sarı’nın liderliği altında oluşturulan suç örgütünün, yenidoğan yoğun bakım ünitesinin doluluğunu sağlamak için 112 acil çağrı sistemini nasıl kötüye kullandığı detaylandırılıyor.

Sağlıkta Yaşanan İhmaller

Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan raporda, olayda yaşanan tıbbi eksiklikler de belgelenmiştir. İlgili raporda, çeşitli bebeklerin neden hayatını kaybettiği, sağlık sisteminin çöküşünün bedeli olarak gösterilmektedir.

Ailelerin Tanıklıkları

Kaybettikleri bebeklerin aileleri de yaşadıkları zorlu süreçleri anlatmıştır. Bir aile, hastaneye ulaştıklarında doktor yokluğundan ve yetersiz tıbbi müdahale nedeniyle bebeklerinin hayatını kaybettiğini belirtmiştir.

“Yenidoğan Çetesi” Olaya Nasıl Ulaşılındı?

Olayların fark edilmesi, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nde bir doktorun CİMER üzerinden yaptığı başvuru ile başlamıştır.

Cezaların Talebi

İddianamede, baş şüpheliler için verilecek ceza miktarları ile ilgili toplamda 589 yıla kadar ceza istenmektedir. Bu süreçte ayrıca hastanelerin kapatılması gibi yasal tedbirler de gündemdedir.

Tehdit Olayı

Savcı Y.E’nin yürüttüğü soruşturmada, bazı şüphelilerin tehdit edilmesi üzerine ek bir inceleme yapılmıştır. Gözaltına alınan 12 kişi ile ilgili hukuki süreç devam etmektedir.

19 Hastane “Malen Sorumlu”

Fezlekede, bir dizi hastane ve sağlık merkezi “malen sorumlu” olarak listeye dahil edilmiştir.

“`

Bu metin, orijinal içeriği koruyarak, anahtar kelimeleri dengeli bir şekilde yerleştirip SEO uyumlu olacak şekilde yeniden düzenlenmiştir. Okuyucu dostu bir üslup benimsenmiş, akış ve anlam bütünlüğü sağlanmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir